Müzikoza: Batı’da sıkça rastlanan bir durum hem solo hem grup kariyerini birarada sürdürmek.O yüzden öncelikle neden ayrılma kararı aldığınızı sormak istiyorum.
Kenan Vural : Aslında durum burada biraz farklı. Bir gurup çatısı altında çalışırken solo bir kariyere doğru yönelmek bana hiçbir zaman sıcak gelmedi. Hele gurubun en önünde duran elemansanız. Dinleyicinin ve fanların dikkatini dağıtmakta fayda görmedim. Şarkılarınızı birlikte çalabildikten sonra, gurupla ya da solo çalmak arasında çok önemli bir fark görmüyorum. Sonuçta müzik yoluyla kendinizi ifade etmeye çalıştığınız bir durum bu. Gurubunuz iyi işliyorsa solo kariyere gitmek çok gerekli değil. Yüksek Sadakat albümlerini dinleyip sonra benim albümüm olan ‘Alem Dünya’yı dinlerseniz, müzikal olarak gruptan ayrıldığım noktaları zaten hemen anlarsınız, ama bu gurubu bırakma durumunu açıklamıyor. Çünkü zaman içinde benim bestelerimi de çalmaya başlamıştık. Yani ben kendi şarkılarımı var edebilmek için solo bir çalışma yapmak zorunda değildim. Kendi başıma bir kariyer yapmak da öyle en büyük hayalim falan değildi. Dediğim gibi şu ya da bu şekilde müzik yapabildiğim sürece mutlu bir insanım. Kendi başıma şöhret olacağım diye bir egom da hiçbir zaman olmadı. Çok özetle söylemem gerekirse o dönemde gurubun yönetiliş biçiminden mutlu değildim ve yirmi beş yılı aşkın bir kariyeriniz varsa işinizi yaparken huzurlu ve mutlu olmak istiyorsunuz doğal olarak.
Müzikoza: Grup çalışmalarına alışmışken,yalnız çalışmanın avantajları/dezavantajları neler oldu?
Kenan Vural : En önemli avantajı, karar mekanizmasının tek başınıza iken daha rahat işlemesi. Herhangi bir konuda beş kişinin ortak müştereklerini bulması daha sancılı bir süreç. Gerçi şu an kurduğum düzende grubumu oluşturan tüm müzisyenlerin, hem müzikal hem de genel işleyiş konularında sürece katılımlarını sağlıyorum. Albümü kayderken de repertuvar seçimine kadar arkadaşlarımın önerilerini dikkate aldım. Provalar ve kayıtlarda da bu projeyi bir tek adam projesi olmaktan ziyade bir gurup projesi gibi ele aldım. Bu bakımdan benim adıma alıştığım gelenek ve pratikten uzakta bir noktada durmuyorum.
Müzikoza: Albümün içeriğinden bahsedecek olursak,eski şarkılarınızı da görüyoruz.Bildiğim kadarıyla eski müzisyen arkadaşlarınızla çalışmışsınız.Hazırlık,kayıt süreci nasıl geçti?
Kenan Vural : Evet bu albümde yıllar önce birlikte çaldığım, Tuncer Tunceli, Serkan Aşanel, Bülent Ay ve Mert Topel ile çalıştım. Repertuvar seçimi yaparken, yazılma süreci geçtiğimiz on yıla yayılmış şarkıları bir araya getirmeye özen gösterdim. Amacım bu süre içinde bir şarkı yazarı olarak nereden nereye geldiğimi anlatmaktı. Yine albüme bakacak olursak, birbirlerine benzemeyen bir çok şarkı olduğunu görüyoruz. Bu bir zenginlik. Bana göre bir müzik yazarı, birbirinden farklı tarzlarda şarkı yazabilmeli. Albümde bunu yansıtmayı başardığımızı düşünüyorum. Öncelikle provalar yaptık ve gördük ki şarkıları canlı olarak icra ettiğimizde çok güzel bir enerji çıkıyor. Böyle olunca da üst üste kayıt yapmak yerine hep birlikte çalmayı ve kayıt etmeyi uygun bulduk. İki ayrı kayıt haftasında önce provalarını yaptığımız altı şarkıyı kaydettik. Son dört şarkıyı ise prova bile etmedik. Kayıt günü ilk kez çaldık, aranje ettik ve kayıt yaptık. ‘Dün Gece’ , ‘Adam Gibi Adam’ bu şarkılardan ikisi.
Müzikoza: Performanslarda da kayıtlardaki ekiple mi devam edeceksiniz?
Kenan Vural : Performanslarda aynı ekibi koruyoruz Mert Topel haricinde. Tuşlu çalgılarda, Koray Türker ile devam ediyoruz.
Müzikoza: Albümde bir de Jehan Barbur düeti var.Farklı bir sounda sahip ‘Fark Eder Mi?’ Bir düet şarkısı olarak mı yazıldı? Jehan Barbur’la biraraya gelişiniz nasıldı?
Kenan Vural : ‘Fark Eder Mi’ bir düet şarkısı olarak yazılmadı ama şarkıyı bitirip evde kaydettikten sonra bir an Jehan’ın sesini hayal ettim ve tamam dedim. Öteden beri tanıdığım ve sevdiğim bir müzisyen ve ses kendisi. Jehan’ı aradım, sonra şarkıyı gönderdim, o da çok beğendi ve birlikte söylemeye karar verdik. Tabi bu noktada sözleri de bir kadına göre uyarladım. Sound olarak Türkiye’de pek duyulmayan bir yönü var ‘Fark Eder mi ? ‘nin. Bence Türkiye’deki müzik sahnesine bir önerisi var ve bence asıl bu bakımdan çok önemli. Düzenlemesinde Tuncer Tunceli’nin verdiği güzel bir fikir bize yol açtı.
Müzikoza: İkinci video kuvvetli bir slow şarkıya ‘Dün Gece’ye çekildi.Video klip konusunda bakış açınızı merak ediyorum.
Kenan Vural : Bunu her yerde söylüyorum, ben klip kurumuna pek inanmıyorum çünkü güzel bir şarkının kendisini sattırmak veya tanıtmak için bir filme ihtiyacı olmaması gerektiğini düşünüyorum. Ama hayatta önemli bir gerçek de var ve o “uyum sağlamazsan yaşayamazsın” diyor. Bizim kliplerimiz iddialı klipler değil. Özellikle değiller. Müziğin üzerine çıkacak bir film benim müziğime hizmet etmez, müzik filme hizmet eder, oysa burada bir reklam filmi ve onun müziğinden söz etmiyoruz. Bir müzik eserinden söz ediyoruz. Anlatabiliyor muyum ? Merak eden okurlarımız youtube’da Fark Eder mi? ve Dün Gece’nin video klip çalışmalarına ulaşabilirler.
Müzikoza: Aslında bir rock şarkıcısı olarak algılanıyorsunuz ama bana kalırsa daha renkli bir albüm ‘Alem Dünya’. Rock konseptli bir albüm düşünüyor musunuz? Ya da genel olarak bu tarz albümler mi devam edecek?
Kenan Vural : Bu işte geçirdiğim onca yıldan sonra ben artık müziğe iyi müzik ve kötü müzik olarak bakıyorum. Kafamda bundan başka hiçbir kompartman yok. Haklısınız albümde caz hatta pop olarak algılanabilecek şarkılar var. Tabi poptan kastım, müzik televizyonlarında ve bir çok radyoda sürekli çalınan birbirinin aynısı, niteliksiz, özelliksiz pop değil. Poptan kastım, popüler kültür içinde ve ana akıma yakın ama nitelikli, hem sözüyle, hem armonisi ile, hem düzenleme fikriyle, “düşünülmüş”, kafa yorulmuş, nitelikli, ve içinde müzikal bir değer ve kalite barındıran bir pop. Bir rock müzik şarkıcısı olarak algılanmam işin ağırlıklı olarak o tarafında boy göstermiş olmamdan ya da o tarafta yaptığım işlerin daha popüler olmasından kaynaklanıyor ama benim yıllardır caz söylediğimi de yakından takip edenler bilir. Özetle ben iyi müzik tarafındayım. Albümlerin tarzına gelecek olursak da, ilerde on tane iyi rock şarkı yazarım, onları kaydederim, size bir rock albümü sunarım. O da olur ama sonuç itibarı ile ben iyi olduğunu düşündüğüm her bestemi kaydedip sizlere sunacağım. Hangi tarzı çağrıştırırsa çağrıştırsın. Daha önce de söylediğim ve üzerine çok fazla soru aldığım bir şeyi burada tekrar etmek istiyorum. Stil kurbanı olmak istemiyorum. Bir caz şarkısı yazdıysam onu bir rock şarkısı gibi çalmam ya da başka bir şeye benzetmeye çalışmam. Böyle bir zenginlik varsa içimde ve yaratıcılığımda, bir tarza ait değiller diye şarkılarıma haksızlık edeceğimi sanmıyorum.
Müzikoza: Son olarak yakında dinleyiciyi bekleyen projeler,konserler var mı?
Kenan Vural : Evet tabi. Geçtiğimiz haftalarda Babylon’da lansman yaptık ve çalmaya başladık. 22 Kasım’da, Kadıköy Sahne’de dinleyicimiz ile buluşacağız. İzmir, Ankara, Antalya, Eskişehir ve Bursa konserlerimiz için görüşmelerimiz sürüyor. Öyle tahmin ediyorum ki Ocak başından itibaren konserler hız kazanacak.